bir zamanlar aynada gözlerimin içine bakıp ağlıyordum. niye ağladığımı o zaman da biliyordum, şimdi de biliyorum. herkes ne kadar güçlü bir insan olduğumu söylerken, ne kadar güçsüz ve çaresiz olduğumu ben kendi gözlerimde görüyordum. en kötüsü de bu. farkındalık. ignorance is bliss oysa ki. bilmesem, gaza gelsem, ne kadar aslan kaplan başak olurdum. şimdi burcum aslan yükselenim başak diyorlar. yarı aslan yarı başak. başak bakışları, dişi aslan itaatkarlığı. evet avı ben yakaladım, çok da güçlüyüm, ama gel buyur erkek aslan, önce sen ye. erkek aslan burada güçlü olan. her kimin elindeyse güç o anda. avı yakalayabilmenin ve korkutucu olduğunu bilmenin güzel bir tarafı var elbette. ama ya sonrası? ne ihtiyacı var halbuki dişi aslanın erkek aslana? üremek istemeyen dişi aslan var mıdır acaba? soyu tükenene kadar baş kaldıran? asosyal dişi aslan?
ev arıyorum şimdi. duvarlar üstüme üstüme geliyor. bi ev olsa, hiç duvarı olmasa. 60m2, ben eşyalarla ayırsam tüm alanı. sims gibi. ev arıyorum şimdi ya. sokaklar üstüme üstüme geliyor. üst kattaki teyze, karşı kaldırımda oynayan çocuk, evi gösteren emlakçı, yoldan geçen adam. sizinle mi muhattap olcam ben diyorum. olmak istemiyorum. hiçbiri hayatımda olsun istemiyorum. evi de internetten tutsak ya, her şey elektronik artık. sims mi oldu yine ne? ev beğensen, içine girsen. ne emlakçısı ne üst kattaki teyzesi olsa. ne müthiş bir şey olur.
of hayat ne kadar sıkıyorsun canımı. olmasan hiç hayatımda hayat keşke. ya da hayat lan allahsız, bana ev bul yarın! ertesi gün taşınayım. yatacak minderimi götürsem yeter. biliyorum şimdi umutsuzluğa kapılıyorum ya, iyice süründürürsün beni. ama artık ya bit ya git ya güzelleş.
hikaye anlatmayayım artık sana. küçük bir kız varmış, başına şunlar bunlar gelmiş de kız 30 yaşına gelmiş, küçüklükten bir türlü kurtulamamış diye. hayat! ya da yaşam! her neyse adın artık, silkelen ve kendine gel artık lütfen.
ben artık yarı ondan yarı bundan olmak istemiyorum. iyi davran bana. hadi canım, hadi güzelim. bak artık aynada gözlerimin içine de bakmıyorum. aynaya bile bakmıyorum be!
yeni dünyaya buralarda malta eriği diyorlar ya. ne enteresan. ne simgesel bişi aslında yeni dünya. neler neler anlatıyor insana. cennet meyvesine de hurma diyorlar buralarda. bir elimde cennet meyvesi bir elimde yeni dünya olsun istiyorum. turuncuya boğulmak istiyorum. ayrıca bana bütün çürük yeni dünyaları veren sebzeciye de uyuzum. başına yeni dünya düşsün sebzeci! adamın her seferinde aynı boku yiyeceğini biliyorum ama uslanmıyorum. zaten bu gidişle pek yaşamayacak dükkanı. artık yeni dünyalarla savaşırız sebzecii! haha kafana yeni dünya atan ben olurum. nasıl bir kafaysa seninkisi. şuan bura olsan gözlerine yerleştirebilirdim bu çürük yeni dünyaları. neyse sebzeci, benim problemim senle değil, kendimle. sen sebzeci bile olmayı başaramamış bir sebzecisin en nihayetinde. azimle çürük meyvelerini kakalıyorsun. tebrik etmek lazım seni. sebzeci, seni tebrik ediyorum. küçüklerin gözlerinden, büyüklerin ellerinde öpüyorum. sen de az büyük çakal değilsin ama, seni sadece selamlıyor, başarıların devamını diliyorum.
dünyanın bütün çakallarını diyorum, bütün çakallarını getirin buraya. öğrencilerimi getirin, kaya diplerinde açmış çoçuklara benzer, bütün köy sebzecilerini getirin buraya, son bir ders vereceğim onlara. gözlerine yeni dünya yerleştireceğim. getirin diyorum! hasta bir insanım ben. aslan mıyım başak mıyım neysem artık.
ben bu yazdıklarımı sabah bir okuyayım. sanki çok anlamsız oldu gibi ya, gün ola hayrola. allahım sen soktun sen çıkar diyorum. hahah sen soktun sen çıkar ne ya. ne biçim konuşuyor bu allaha sığınanlar allahla. neyse soktuysan çıkarmasını bileceksin allahım. zira sen her şeyi bilen, her şeyi görensin. hadi diyelim karanlık, göremiyorsun. ama biliyorsundur. bu senin meziyetin. onu bunu da aşar sendeki bu meziyet. hadi sana inanıyoruz, sana güveniyoruz. haha
neyse duygusal bişi yazmaya başlamıştım, bak nerelere geldi. allahım sen buralara geleceğini biliyordun di mi? irade mirade yiyeceksin beni şimdi de sende ki de ne mideymiş be arkadaş.
neyse hadi uyuyorum ben. bunu da biliyordun di mi? haha bilirsin tabi, saat olmuş 12bucuk, uykumun geldiini herkes bilir. hadi gidiyorum. haha bunu da mı biliyordun? yok artık ya. hem de ben uyucam falan dedikten sonra, gideceğimi biliyordun. çok alemsin. alemlerin hakimisin ondan mı acaba? haha benim sana sorularım bitmez. aa bunu da biliyordun ama di mi? tamam tamam. hadi. seni sevenlerinle yalnız bırakıyorum. ya ben karıncaların tanrısı mı olsam? bi iki ateş mateş yakıp etkileyebilirim bence onları. hm tapındıklarını nasıl anlayacağım ki? ya o nasıl bişidir çok affedersin, tapınsın bana küçük küçük yaratıklar. neyse bu allahın işine akıl sır ermez dedikleri bu galiba.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder